Sanayici Yalnız! Konkordato Veren Firmalara Kim Kulak Verecek?

Gaziantep başta olmak üzere Türkiye genelinde konkordato ilan eden sanayi kuruluşlarının sayısı her geçen gün artarken, zor durumdaki sanayicinin sesi duyulmuyor. Yıllarca üretimle, ihracatla övünülen işletmeler bugün borçlarını ödeyemez hale gelirken; ne milletvekilleri, ne oda başkanları, ne de ihracatçı birlikleri sanayicinin kapısını çalıyor.

Ekonomik krizin en ağır bedelini ödeyen kesimlerden biri sanayiciler oldu. Özellikle Gaziantep gibi üretim ve ihracatla büyüyen şehirlerde, konkordato ilan eden firma sayısındaki artış dikkat çekiyor. Bir dönem “gurur kaynağı” olarak lanse edilen firmalar şimdi ayakta kalma mücadelesi veriyor. Ancak bu zorlu süreçte ne siyasiler, ne de ilgili kurumlar sanayicilerin yanında yer alıyor. Sanayiciler isyan ediyor: “Konkordato verdik, kepenk indirmemek için çabalıyoruz. Kimse gelip ‘ne oldu, neden bu hale geldiniz’ demiyor. Açılışta, düğünde boy gösterenler şimdi yok!” Konkordato sürecine giren firmaların en büyük talebi, en azından bu dönemde mevcut yükümlülüklerin askıya alınması. “Aidat istiyorlar, doğalgaz, su, elektrik kesiliyor. SGK borcu nedeniyle baskı yapılıyor. Peki işçiye maaş nasıl ödeyelim? Hiç olmazsa konkordato süresince bu ödemeler ertelensin. Ayakta kalalım, işçi çıkarmayalım!” Sanayiciler, Odalar ve İhracatçı Birlikleri’ne de tepki gösteriyor. “Sadece aidat için arıyorlar. İhracat düşünce kimse gelip sormuyor. Eskiden gurur duyulan firmalardık, şimdi derdimizi dinleyen yok.” Konkordato ilan nedenleri Sıkıntı yaşayan firmalarda Banka tutumlarının neler olduğunu neden ilk ağızdan öğrenmek istemiyorsunuz. Konkortado ilan eden firmalar psikolojik olarak uzak durulması gereken insanlar olarak bakılıyor. Gaziantep’te konkordato ilan eden firmaların birçoğu, yakın zamana kadar kentin en çok ihracat yapan firmaları arasındaydı. İşten çıkarmaların artması durumunda sosyal sorunların da büyüyeceğini vurgulayan sanayiciler, “İnsanlar işsiz kalırsa ne olacak? Aileler perişan, suç oranları artar. Yazıktır, günahtır!” diyerek çağrıda bulunuyor:“Siyasetçiler, oda başkanları, ihracatçı birlikleri; bir kez de açılış yerine sanayicinin kapısını çalın. Derdimizi dinleyin!”