Gaziantepli Kadınlar Çıksorut ADEM de Kültürel Mirası Yaşatıyor
Gaziantepli Kadınlar Çıksorut ADEM de Kültürel Mirası Yaşatıyor
Çıksorut ADEM atölyesi, kadınların sedef işlemeciliği sanatını öğrenerek hem kültürel mirası korumasına hem de meslek edinmesine imkan sağlıyor. Kurs, kadınlara sadece bir hobi değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal yaşama katılımları için yeni bir kapı aralamış durumda.
SEDEF SANATININ ZORLU YOLCULUĞU
Şehitkamil Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ÇIKSORUT ADEM Merkez Koordinatörü Psikolog Seda Atçı,
2020 yılında hizmete başlayan Çıksorut ADEM’de, geleneksel ve unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olan sedef işlemeciliğini yaşatmak amacıyla yola çıktıklarını açıkladı. Atçı, "Şehitkamil bölgesinde dışa bağımlılığı olmayan tam donanımlı merkez olarak sadece Çıksorut ADEM hizmet veriyor. Büyük sanayi tipi makineler, taş makinesi ve mengeneler yer alıyor. Atölyemizin kurulmasında Şehitkamil Sosyal Yardımlaşma Vakfı ve Şehitkamil Kaymakamlığımızın ciddi desteği oldu. Kadınlarımız ilgi gösterir mi diye tereddüt ettik ama çok güzel sonuçlar aldık" diyerek atölyenin önemini vurguladı.
Bu projenin kadınlara faydalı olması için titiz bir hazırlık süreci yürüttüklerini anlatan Psk. Seda Atçı, kendi alanının psikoloji olmasına rağmen bakırcılar çarşısındaki sedef dükkanlarını gezerek ustalarla görüştüğünü ve atölyeyi kurmadan önce satış aşamasını bile takip ettiğini ifade etti.
HEDEFİMİZ MESLEĞİ YAŞATIRKEN KAZANMAK
Atçı, asıl hedeflerinin bu mesleği yaşatırken kadınların para kazanmasını sağlamak olduğunu vurguladı. Şehitkamil Sosyal Yardımlaşma Vakfı'nın desteğiyle atölyenin kurulduğunu ve makinelerin yerleştirildiğini belirtti. Bu süreçte bir yıl içinde bu işe gönül veren usta öğretici Dilek Selçuk'u bulduğunu söyledi. İlk başta sadece oyma işlemi yapan Dilek Selçuk ile konuştuklarında Selçuk'un projenin tamamını öğrenme fikrine heyecanla yaklaştığını ve hemen kabul ettiğini anlattı.
SAYIMIZ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
İlk başlarda sedef kursuna ilginin az olduğunu olduğunu söyleyen Atçı, bir satranç takımı siparişi alarak kadınların para kazanmaya başlamasıyla sayılarının arttığını belirtti. Kadınların bu mesleği bir terapi gibi gördüğünü ve yaşadıkları zorlukları unutarak dinlenme alanı bulduklarını fark ettiklerini anlattı. Ürünlerin üretilmeye başlaması ve sosyal medyadan tanıtımların yapılmasıyla siparişlerin arttığını, özellikle isimli hediyelik eşyaların ve tavla takımlarının çok beğenildiğini ifade etti. Atçı, daha büyük hayalleri ve hedefleri olduğunu, projenin burada bitmeyeceğini sözlerine ekledi. Atçı, ayrıca projeye destek veren tüm yetkililere, Şehitkamil Kaymakamı Ömer Hilmi Yamlı, Şehitkamil Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Sayın Sait Şimşek, Şehitkamil Halk Eğitim Merkezi müdürü Sayın İbrahim Halil Berk ve ÇIKSORUT ADEM proje ekip arkadaşlarına teşekkür etti.
KURSİYERLER HAYATLARINDAN MEMNUN
Kursa katılan kadınlar, sedef işlemeciliğinin tüm aşamalarını büyük bir özenle öğreniyor. Kursiyerlerden Seda Yazgın, sedef işlemeciliğine ilk başladığında hiçbir şey bilmediğini ve hatta birkaç kez bırakmayı düşündüğünü söyledi. "Ama hocamız her aşamayı tek tek öğretti. Şimdi oyma, silim gibi aşamaları yapabiliyorum. Bu işlemleri öğrenirken aynı zamanda çocuklarımı kreşe bırakıyorum. Çocuklarımla birlikte destek alıyoruz. Bu hizmetleri biz anneler için çok kıymetli buluyorum." diyerek duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Bir diğer kursiyer Rahime Karakuş ise sedef işlemeciliğini "zorlukları çok ama sonunda ortaya çıkan eserler çok kıymetli" diyerek tanımlıyor. Yaptığı işin zorluğuna rağmen ortaya çıkan sanat eserlerinin kendisi için çok değerli olduğunu vurgulayan Karakuş, "Ben bunu yüzyıllarca kalacak bir eser gibi görüyorum. Çocuklarım büyüdüğünde, 'Bu annemizin yaptığı eşyadır' diyecek" sözleriyle bu sanatın manevi önemini gözler önüne serdi.
Gaziantep Üniversitesi Bankacılık bölümü mezunu İmren Demir ise kursun sadece ev kadınlarına değil, kendisi gibi üniversite mezunlarına da farklı fırsatlar sunduğunu belirtti. "Burası ev kadınları gibi gözüküyor ama aslında biz üniversite mezunları da buraya gelip meslek edindik, hobi kazandık. Osmanlı'dan kalma geleneğimizi yaşatmak istiyoruz" diyerek bu sanatın kültürel mirası korumadaki rolüne dikkat çekti.
Usta Öğretici Dilek Selçuk: "Bu Meslek Kadınlarımız İçin Çok İlerleyecek Bir Alan"
Şehitkamil Halk Eğitim bünyesinde iki yıldır usta öğretici olarak görev yapan Dilek Selçuk, sedef işlemeciliğine başlarken yaşadığı zorlukları ve azmini anlattı. "Bana 'sen çekiç kullanamazsın, keski kullanamazsın' dediler. Çok eleştiri aldım ama ben yapacağımı söyledim" diyen Selçuk, üç yıllık bir uğraşın sonunda belgesini alarak bu alanda çalışmaya başladığını dile getirdi.
Selçuk, kursun sonunda verilen belgelerin önemine de değindi. 11 ay süren kursa düzenli devam eden kursiyerlerin, 700-750 saatlik eğitim sonunda belge almaya hak kazandığını belirtti. Bu belgeler sayesinde kursiyerlerin iş yerlerinde veya kurumlarda çalışabileceğini, hatta usta öğreticilik belgesi almalarının da kolaylaştığını vurguladı. "Bu meslekte zaten çok böyle ustalarımız yok. 40-50 yıllık ustalarımız var, onlar da bu bünyelerde çalışamıyorlar. O yüzden hanımlarımız için gerçekten de çok ilerleyecek bir meslek" dedi. Selçuk, mesleğini severek yaptığını ve daha çok kadının bu sanata yönelmesini umduğunu belirtti.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.